Paylaş

Nedir şu yılbaşının aslı? Ne var kutlasak biz de?! Çam ağaçları ne de güzel yakışır evlerimize (!) Enteresan günlerden geçiyoruz yine. Yeni bir mesele değil elbette ama gerek var mı gerçekten neliğini ve niteliğini sormadan yeni bir yılı kutlamaya?

Hiç boşuna inkar etmeyelim şu yeni yıla olan hayranlığımızın kaynağını. Hep aynı senaryo. “Başarılı olan toplumlar gibi olursak biz de başarılı oluruz” fikrini ortaya kim attı bilmiyorum; ama kısmen doğru bir yaklaşım olan bu fikri bizim çok yanlış anladığımız aşikar. Kısmen doğru çünkü bir toplumu başarılı ve güçlü kılan şeyleri (eğitim, ahlak vs) örnek alırsak bizler de başarılı olabiliriz. Ama ne hikmetse bunun dışında kalan insandan insana değişen hatta değişmesi zorunlu olan şeyler dikkatimizi celbediyor. Hadi şu soruyu kendimize soralım ve dürüstçe cevaplayalım: Şu yılbaşı güçsüz ve ünsüz (!) bir toplumun mirası olsaydı yine de sahip çıkıp kutlamak isteyecek miydik? Mesela kaç kültürün bayramını biliyor ve içlerinde anlamlı bulduklarımızı kutlamak istiyoruz? Bize ait olan ne kadar uzakta diyor İsmet Özel. Ben de ekliyorum: Bize ait olmayan ne kadar yakınımızda… Üzerimizde bir ölü toprağı, yüzlerimizde yalancı bir tebessüm. Her geçen gün yok oluyoruz bize ait olmayanda. Hayat bize ait değil. Bize biçilen rol ne ise onu yaşıyoruz.

Ben burada yokum o yüzden. Kendi içerimizdeki gücü keşfetmek istiyorum. Kendi toplumlarımızın bize vaadettiklerine sarılmak istiyorum. Zorbalıkla, sömürü ile inşa edilen sözüm ona bir medeniyetin kültürel emperyalizmine karşı ayakta durmak ve uyanık kalmak istiyorum. Müslümanca bakıyorum yeni gelen bir güne, aya ve yıla. “Kardeşlerim yaklaşıyor yaklaşmakta olan!” diyor şair. Yeni bir yılı bu endişe haliyle karşılamak istiyorum sadece. Sona doğru yaklaşırken elimizde ne kaldığının muhasebesini yaparak. Yılbaşını yolun başı bilip yeniden doğmuş gibi günahsız bir sabaha uyanmak istiyorum, uyuşturulmuş bir zihinle on’dan geriye sayılarak varılan ve başlangıcı günahlarla dolu bir yıla değil. Bize ait olana uyanmak istiyorum ait olduğumuz yere yaklaşırken.

Tefsir talebesi | Arada yazar, canı sıkılınca çay içer.

Yorum yap