Ego kavramını ele almak istersek üzerine yüzlerce sayfa yazmak gerekli. Ne kadar yazarsak yazalım tam anlamıyla açıklayabilmek mümkün değil. Ben genel olarak egonun 1 olumsuz 1 olumlu olmak üzere 2 durumundan bahsedeceğim.
Öncelikle belirtmek istiyorum ki ego, insanın kendinden uzaklaştırması, atması gereken bir durum değildir. Kavramları açıklayarak gidelim.
Egodan konuşuyorsak 3 temel kavramdan bahsetmemiz gerekli: İd, Ego ve Süper Ego.
İd, insanın hayvani kısmı yani her şeyi isteyen kısmıdır. Buna kültürümüzdeki nefis kavramı eş değerdir.
Süper Ego toplumsal, kültürel zihnimizdir. Yasaklarla, sınırlarla bezenmiş kültürel olarak oluşmuş zihnimizdir.
Ego ise bu ikisinin arasında yolunu bulan ‘’BEN’’e verdiğimiz isimdir. İd ve süper ego sürekli çatışır. Ego ise bunların arasını bulan isimdir. Rahatlıkla söyleyebiliriz ki ego bendir, benliktir. Bireyin olmazsa olmazı onu birey yapan kavramdır. Buradaki ego kavramını oldukça geniş yelpazede anlıyoruz.
Ego kavramının yelpazesini biraz daha daraltalım. Gündelik hayatta kibir olarak gördüğümüz ya da yorumladığımız konusunda konuşalım. Ego kavramının altını çok kolay boşaltarak aslında olanın aksine çok farklı bir anlama yoruyoruz. Bugün toplumda ego denilince akla ilk gelen kibirli, küçük dağları ben yarattım havasında gezen bireyler düşünürken, bunun aksine egonun insanı birey yapan, bireyi ben yapan kısmını kaçırıyoruz.
Kendisi için iyi olacağını düşünen bireyin egosunu yok etmesi demek aslında benliğini hiçe sayması ve kendini tanımayı ret etmesidir. Bireyin yapmak istediği çok iyi niyetli bir düşünceyken yapmaya çalıştığı eylem kendi varlığını riske atmaktır. Yukarıda bahsettiğim gibi ego kavramını kibir gibi düşünmeyi bir kenara bırakmalıyız önce.
Ego, bireyin ben’ini tanıması, neyi isteyip neyi istemediğinin farkına varması, kendi benliği ile konuşmaya başlamasıdır. Bu anlamda bireyin alçak gönüllü olacağım derken egoyu yani kendi benliğini yok etmesi ölümcüldür.
Bireyin burada aslında yapmak istediği tam anlamıyla egoist olmayı reddetmektir, egoyu değil.
Burada çok tehlikeli olan egoyu bir ideoloji, bir -izm haline getirmektir. İşte bahsettiğimiz iyi çocuk olan ego o kısımda, egoist dediğimiz ve karşı tarafın varlığını tanımayan, gözü kendinden başkasını görmeyen bencil bir tutum alıyor. Bu anlamdaki bir ego hayatımızdan dışlamamız gereken bir egodur.
Karşı tarafın ne düşündüğünü önemsemeyen, kendi fikirlerini dayatmaya çalışan ve her toplulukta ‘’BİZ’’ den bahseden ayrıştırıcı ve karşı tarafı yok edici bir kelime haznesine sahip profiller çok tehlikelidir.
Tarihe baktığımızda kanlı yıkımların tamamı “biz” ve “siz” ayrımından kaynaklanmıştır. Bazen iyi bir şey yapıyormuş gibi gözükseler de şöyle biraz yukarıdan bakıldığında aslında bütün meselenin ötekileştirmek ve bizleştirmek olduğunu görüyoruz.
Biz kavramından bahsederken, buradaki biz insanlık olan biz değil, karşı tarafı ötekileştirici ve yok sayıcı bir biz. Örneğin, milyonlarca Almanı biz adı altında birleştiren ve vahşet dolu katliamlara neden olan biz.
Biz oluştuğu zaman hemen ardından öteki oluşur. Biz kavramını benimseyen profiller bir şey için hemen ölmeye hazırdır. Fikirleri, idealleri ve liderleri için… Biz kavramında öldürmek de ölmek de çok kolaydır. Mensubu olduğu ‘’biz’’ onun yaptıklarını gizleyebilmesi için bir perde görevi görür. Asıl mesele bendir. Ben deyince davranışlarından sorumlu ve bu sorumluluğun getirdiği bedeli ödeyecek olan kendisi, yani birey başlıyor. İşte bu durumda kişinin iç yolculuğu ve aydınlanma başlıyor. ‘’BİZ’’de aydınlanma olmuyor. Sürüler aydınlanmıyor. Kalabalıklar aydınlanmıyor. Kalabalıklar takip ediyor.
Ben diyen insan kendisini fark etmeye başlıyor. Bu yaşamdan neler istediğini, neler beklediğini veya ne için var olabileceğini keşfediyor.
Güçlü yönlerini, zayıflıklarını, ekosistemdeki yerini ve rolünü anlayabilmek ve geliştirmek yalnızca ben rolü ile mümkündür.
İnsan daha ben neyim diyemeden bir bizin içinde buluyor kendini. Uçuruma mı gidilecek, gidiliyor. Siyaha beyaz mı denilecek, deniyor. İşte tarihin kanlı sayfalarını bahsettiğim biz bilinci yazmıştır.
Konuyu özetlemek gerekirse; egoyu yok edeceğim derken beni yok etmek bireyin sonunu getirir. Ego kibir, üstünlük, biz-siz inancı değil, kişinin kendi içinde yolculuğu ve keşfidir. Ego kişinin kendinden ne istediği ve ne beklediğidir. Egosuz birey bensiz, kimliksiz bir canlıdır.