Dışım Aksa Tufanı,
İçim Gazze’li çocuk
Uçurtma yok, emzik yok
Ve yok; uçan baloncuk
Hangi taşın altına baksanız;
Ben varım.
Ben; yani oynamayan ellerim,
Şarapnel bozuğu gözlerim,
Ve on yerinden kırılmış bacaklarım.
Daha dün annemdi,
Şu ocak başında
Yetim bir çocuğa koşarak
-ellerinde soğumuş felafel
Gözlerinde yorgunluğun
Bilmem kaçıncı oturumu-
Uzatarak yiyiverecek sandığı çocuğa
Ve bir bomba altında parçalanarak
Işık hızıyla cennete uçan,
Annemdi.
Ben Gazze’li çocuk
Babam zaten yoktu
Şimdi annem yok.
Ocak yok, felafel yok
Ve yok, umuda yolculuk.
Ben hasta olmam korkmayın
Battaniye istemem sizden
Sıcak çorba istemem.
Emin bile olsam
Verebileceğinizden.
Bakın, dünyalı güzel çocuklar
Dünyasız Gazzeli çocuklara
İyice bakın.
Bakın ki “İphone” um son model değil diye(!)
Üzülmeyin sakın…
Ben Gazze’li çocuk
Kundağında kefen,
Kulağında roket fısıltısı
Mışıl mışıl uyumayı
Hiç tatmadan
Ölüm uykusuna uyanan…
Ben işte,
Ben.
Çığlığım ekranlarda manzara
Küsüm çocukluğuma, çocuklara
Ellerim toz toprak,
Yüzüm paramparça.
Ben işte,
Ben.
Hanzala…